Normal Doğum İle Sezaryen Doğum Arasındaki Farklar

normal doğum ve sezeryan farkları

Uyarı: Unutmayın, bu içerik tıbbi bir içerik değildir ve doktorunuzun önerilerine göre hareket etmeniz önemlidir. Hamilelik döneminde hangi besinleri tüketmeniz gerektiği konusunda doktorunuza danışmadan karar vermeyiniz. Bu içeriğin amacı bilgi verici olmakla birlikte, alacağınız kararlar ve uygulamalar konusundaki sorumluluk size aittir. Sağlıklı ve mutlu bir hamilelik süreci geçirmeniz dileğiyle.

Doğum yapmak, anne adaylarının hayatlarındaki en özel anların başında yer almaktadır. Ancak özellikle ilk kez anne olacak kadınlar, bu süreç hakkında çeşitli korkular ve endişeler yaşayabilmektedir. Çünkü doğum, hem fiziksel hem de psikolojik olarak zorlu süreçlerin başında yer almaktadır.

 

Doğum sürecinde oluşan kasılmalar, bebeğin rahim ağzına doğru itilmesi ve dünyaya gözlerini açması için gerekli olan bir durumdur. Bu nedenle uzun saatler boyunca devam etmesi ve sancı şiddetinin yüksek olması tamamen normaldir. Bu hissi daha öncesinde tecrübe etmemiş olan kadınların sancı şiddetinden korkmaları ve normal doğuma alternatif olarak sezaryen doğum hakkında araştırmalar yapmaları ile sıkça karşılaşılmaktadır.

 

Normal ve sezaryen doğum arasında bazı farklılıklar bulunmaktadır. En temel fark ise normal doğum sırasında bebeklerin vajinal yolların dünyaya gelmesidir. Sezaryen doğumda ise kasık bölgesine atılan kesiler ile rahme ulaşılmakta ve bebek, oluşan açıklıktan çıkarılmaktadır. Ardından dikiş uygulamalarının yapılması gerekmektedir.

Normal Doğumun Avantajları

 

Günümüzde birçok uzman, herhangi bir sağlık sorunu ya da engel olmaması halinde normal doğumun tercih edilmesini önermektedir. Yaklaşık olarak 15 saate kadar sürebilen normal doğum süreci, giderek sıklaşan kasılmalar ile sürmektedir. 10 dakika içerisinde 3 kasılma oluşmaya başladıktan ve rahim ağzı 10 santimetreye kadar açıldıktan sonrasında doğum gerçekleşmektedir. Normal doğumun avantajlarını ise kısaca şu şekilde sıralamak mümkündür:

  • Normal doğum sırasında enfeksiyon oluşması ve iltihaplanma gibi sorunların görülmesi risklerinin bulunmaması,
  • Perine dikişler dışında herhangi bir kesi uygulamasının yapılmaması,
  • Doğum sonrasında annenin vücudunun daha kısa süre içerisinde iyileşmesi ve toparlanması,
  • Doğum sırasında kanama görülme riskinin düşük olmasıdır.

Normal doğum sırasında epidural anestezi uygulamalarından yararlanılması mümkündür. Bu sayede oluşan sancıların hissedilmesini önlemek mümkün hale gelmektedir.

Sezaryen Doğumun Uygulandığı Durumlar

Doğumdan korkulması, sezaryen doğum kararının alınması için yeterli bir durum olarak kabul edilmemektedir. Bu nedenle genel olarak anne adayı ya da bebeğin sağlığını tehdit eden bir risk olması halinde yapılmasına karar verilmektedir. Aynı zamanda iyileşme süreci, normal doğuma oranla çok daha uzundur. Sezaryen doğumun uygulandığı durumların ise kısaca şu şekilde sıralanması mümkündür:

 

  • Annede kalp hastalıkları ya da kan aracılığı ile bulaşan hastalıkların bulunması,
  • Anne adaylarında korku nedeniyle şiddetli panik atak durumlarının ortaya çıkması,
  • Bebeklerin doğum sırasında ters gelmeleri,
  • Plasentanın bebekten erken ayrılması,
  • Bebeklerin normal doğumu güçleştirecek kadar kilolu olmaları,
  • Tümör nedeniyle ya da farklı sebeplere bağlı olarak rahim yolunun kapalı olması,
  • Geçmiş dönemlerde anne adayının rahim ameliyatı geçirmiş olmasıdır.

 

Sezaryen doğum sırasında kişilere genel anestezi ya da epidural anestezi verilmesi mümkündür. Ancak ciddi bir risk bulunmadığı halde genel anestezi uygulamaları çok sık tercih edilmemektedir. Bu durum, anestezi riskleri ve görülmesi muhtemel olan yan etkileri ile doğrudan alakalıdır.

 

 

İlginizi Çekebilecek Ürünler:

  1. Frigg Emzik Modelleri
  2. Organik Örtü Battaniye
  3. Başlıklı Kundak Havlu

 

 

Etiketler: bebek
Mart 12, 2023
Listeye dön